Benzersiz Zayıflıklar, Benzer Tehditler

 

Günümüzde şehirlerin sürdürülebilirliği ve doğal afetlere karşı direnci noktasında peyzaj planlamalarının ve tasarımlarının önemini arttırmıştır. Bu konulardaki birçok kavrama farklı farklı disiplinler tarafından farklı anlamlar yüklenebilmektedir. Bu nedenle, bu kavramların doğru tanımlanması; ortak paydada buluşulabilmesi ve doğru kararların verilebilmesi için önemlidir. Bu yazıda "Doğal Afetler ve Peyzaj Tasarımı" bağlamında son yıllarda öne çıkan kavramları bir peyzaj mimarı gözüyle örneklerle tanımlamaya çalıştım.

 

Türkiye, dünyanın en önemli deprem bölgelerinden biri olması nedeniyle yüksek bir deprem riski taşır. Bu risk, ülkenin nüfus yoğunluğu ile birleştiğinde, deprem yönetimi planlarının büyük bir önem taşıdığı anlamına gelir. Ancak, Türkiye'nin kentlerindeki benzersiz zayıflıklar, deprem yönetimi planlarının hazırlanması ve uygulanmasını oldukça zorlaştırmaktadır.

 

yed

 

"Benzersiz Zayıflıklar" ifadesi, Türkiye'deki her kentin kendine özgü bir deprem riski taşıdığını ifade etmektedir. Bu riskler, şehirlerin coğrafi konumları, yapı stokları ve nüfus yoğunluğu gibi faktörlere göre belirlenir. Bu nedenle, her şehir, farklı bir deprem risk profili sergiler ve deprem yönetimi planları da bu benzersiz zayıflıklara göre hazırlanmalıdır. Her bölgenin kendine özgü farklı zayıflıkları olsa da, doğal afetler gibi benzer tehditlerle karşı karşıya olduğumuz gerçeği herkesin bugününü ve geleceğini etkilemektedir. Bu noktada bir soru akıllara gelecektir: Kentlerin benzersiz zayıflıklarını analiz edebilecek ve bu konularda çözüm planlamaları geliştirebilecek olan hangi meslek disiplinine, hangi eğitim programı hangi bilgi paketi ile sunulmaktadır?

Deprem yönetimi planları, doğal afetlere karşı korunmak ve afetler sonrasında toplumun ve yapıların zararını en aza indirmek için geliştirilen planlar ve uygulamaları içerir. Bu nedenle, peyzaj mimarlarının, doğal ve kültürel ortamların planlanması, tasarımı, korunması, onarımı ve yönetimiyle ilgilenerek, benzersiz zayıflıklar konusunda öngörülere ve çözüm önerilerine sahip olmaları beklenir. Ancak, peyzaj mimarlarının bu konuda aktif olmaları için gerekli bilgi altyapısına ve destek mekanizmalarına, yani bu benzersiz verilere ihtiyacı olacaktır. Belediyeler ve ilgili kamu kurumları ile afet yönetim planları kapsamında, açık yeşil alanların korunması ve artırılması hususuna öncelik vermelidirler. Burada, karar vericiler, peyzaj mimarlığı ve deprem yönetimi planları arasındaki ilişki, afetlere karşı daha güvenli bir gelecek için önemlidir.

 

yed

 

Peyzaj planlamaları, doğal afetler sırasında kullanılan açık yeşil alanların korunması ve doğal afetlere karşı direncin artırılması yoluyla da doğal afetlere karşı dirençli şehirlerin oluşturulmasında büyük bir rol oynamaktadır. Peyzaj mimarları, afetlere karşı dayanıklı peyzaj tasarımları oluşturarak, şehirlerimizin doğal afetlere karşı daha hazırlıklı olmasına yardımcı olmaktadır. Buradan doğan diğer bir kavram; "Peyzaj tabanlı şehirler" yani yeşil alanların kullanımını ve doğal kaynakların korunmasını vurgulayan, sürdürülebilir şehir gelişimine odaklanan bir kavramdır. Bu tür şehirler, doğal afetlere karşı direnci artırmak için peyzaj tasarımlarını kullanarak şehirleri yeniden şekillendirmektedir. Peyzaj mimarları, şehirlerdeki açık yeşil alanları doğal afetlerden koruyacak tasarımlar yaparak ve afetler sonrası yeniden inşa sürecinde afetlerden zarar görmemiş alanların kullanımını artırarak, doğal afetlere karşı dirençli şehirlerin oluşmasına katkıda bulunmaktadırlar. Şehirlerimizin peyzaj tasarımının doğal afetlere karşı dayanıklı hale getirilmesi, sadece doğal afetlerin yıkıcı etkilerini azaltmakla kalmayacak, aynı zamanda şehirlerimizin sürdürülebilirliğini ve insanların yaşam kalitesini artıracaktır. Bu amaçla peyzaj mimarları, yeşil alanların kullanımını ve doğal kaynakların korunmasını vurgulayan peyzaj tabanlı şehirlerin oluşumunu teşvik ederek, doğal afetlere karşı dirençli şehirlerin oluşumuna katkıda bulunmaktadır.

 

yed

 

Tüm bu konular dizininde peyzaj mimarlığı çalışmaları ve şehir planlaması, birbirinden ayrılmaz iki kavramdır ve her ikisi de şehirlerimizin geleceği için kritik öneme sahiptir. Peyzaj mimarlığı çalışmaları, doğal ve insan yapımı ortamların tasarımı, planlanması, korunması ve yönetimi ile ilgilidir. Şehir planlaması ise, kentsel alanların kullanımını organize etmek ve kentlerin gelecekteki büyüme ve gelişimini yönlendirmek için kullanılan bir yöntemdir. Bu iki kavramın bir araya gelerek kullanılması, şehirlerimizin daha dirençli, estetik ve sürdürülebilir olmasına yardımcı olur. Peyzaj mimarları ve şehir planlamacıları birlikte çalışarak, kentlerimizde doğal afetlere karşı dirençli yeşil alanlar oluşturabilirler. Bu alanlar, hem toplumun afetler sonrasında toparlanmasına yardımcı olabilir hem de şehirlerimizin estetik değerlerine katkı sağlayabilir. Örneğin, taşkın riski olan bölgelerde peyzaj tasarımları, yağmur sularının hızlı bir şekilde drene edilmesine yardımcı olabilir. Ayrıca, deprem riski olan bölgelerde yeşil alanlar dayanıklılığı artırabilir ve şehirlerimizin afetler sonrasında daha hızlı toparlanmasına yardımcı olabilir. Peyzaj mimarları ayrıca, şehirlerimizin çevre dostu bir şekilde tasarlanmasında da önemli bir rol oynarlar. Deprem, sel ve taşkın gibi afetlere karşı yapılan peyzaj tasarımları örnekleri de mevcuttur. Örneğin, deprem riski yüksek olan Japonya Tokyo'da yer alan Odaiba bölgesinde depreme dayanıklı bir park tasarlanmıştır. Bu parkta, depreme dayanıklı yapılar, açık yeşil alanlar ve su öğeleri yer almaktadır. Sel riski yüksek olan Hollanda Rotterdam'da yer alan Benthemplein Parkı, sel sularının doğal yollarla akmasını sağlamak için özel olarak tasarlanmıştır. Ayrıca, taşkın riski yüksek olan New York'ta, High Line Parkı, taşkın sularını önleyecek tasarımlarla inşa edilmiştir.

 

yed

 

Peyzaj tasarımlarının acil durum yönetimindeki önemi, toplumun afetler sonrasında hızlı bir şekilde toparlanabilmesi için de kritik bir faktördür. Doğal afetler sonrasında kullanılabilecek toplanma alanları tasarlanarak, insanların acil durumda güvenli bir şekilde toplanması sağlanabilir. Toplanma alanları için peyzaj tasarımı örnekleri arasında, açık hava tiyatroları, parklar, bahçeler, meydanlar, spor tesisleri ve diğer açık alanlar sayılabilir.

 

Peyzaj alanları aynı zamanda sel ve taşkın risklerini azaltmada yağmur suyunun emilmesi ve depolanması, toprak erozyonunun önlenmesi ve su akışının yavaşlatılması çeşitli yöntemler hesaplanarak tasarlanır. Sel ve taşkın riskleri olan bölgelerde, suyun akışını yönlendiren yapılar, yağmur suyunu tutan bitki örtüsü ve suyun akışını yavaşlatan setler gibi pek çok yöntem kullanılır. Bu sayede, sel ve taşkın risklerini azaltarak insanların güvenliğini ve doğal yaşam alanlarını korunmuş olur.

 

yed

 

Sel ve taşkın riskleri olan bölgelerde yapılan peyzaj tasarımları örnekleri arasında, Amsterdam'ın kanalları, Çin'in kırsal alanlarındaki terasları ve Japonya'nın dere yataklarındaki taş setleri yer alır. Amsterdam'ın kanalları, yağmur sularının akışını kontrol ederek sel riskini azaltırken, Çin'in terasları, suyun yavaşlamasına ve erozyonun önlenmesine yardımcı olur. Japonya'nın dere yataklarındaki taş setleri de sel riskini azaltarak insanların güvenliğini sağlar.

 

Sonuç olarak, sürdürülebilir peyzaj tasarımı, doğal afetlere karşı dirençli şehirlerin oluşturulmasında kritik bir faktördür ve doğru peyzaj planlaması ile başlar. Türkiye'deki kentlerin benzersiz zayıflıklarının analizi, peyzaj mimarları ve diğer planlama odaklı meslek disiplinleri ile iş birliği yaparak zayıflıkların azaltılmasını gerektirir. Bu süreçte, kentin tüm paydaşları planlama ve tasarım süreçlerine dahil edilmelidir. Bu şekilde, sürdürülebilir peyzaj tasarımları ile doğal afetlere karşı dirençli, estetik ve sağlıklı şehirler oluşturulabilir. Ancak, sadece şehirlerimizin direncini artırmakla kalmayıp, aynı zamanda doğal yaşamı da koruyarak, benzersiz güçlü yönlerimizin de bize benzer fırsatlar sunabileceği unutulmamalıdır. Bu sayede, sürdürülebilir bir geleceğin inşa edilmesine katkı sağlanabilir.

 

Kaynaklar:
  • United Nations Development Programme. (2018). Building Resilience to Natural Disasters in Turkey. https://www.tr.undp.org/content/turkey/ tr/home/library/ crisis_prevention_and_recovery/buidling-resilience-to-natural-disasters-in-turkey.html
  • Türkiye Peyzaj Mimarları Odası. (2021). Peyzaj Mimarlığı Nedir? http://www.tmmo.org.tr/?Syf=26&Hbr=663826&/Peyzaj-Mimarligi-Nedir
  • Turkish Green Building Council. (2022). Sürdürülebilir Kentler ve Binalar. https://turkeygbc.org/surdurulebilir-kentler-ve-binalar/
  • World Bank. (2016). Urban Resilience in Turkey. https://www.worldbank.org/en/news/feature/2016/02/17/urban-resilience-in-turkey
  • T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı. (2022). Kentsel Tasarım. https://www.csb.gov.tr/tr-TR/IcerikDetay/kentsel-tasarim/87
  • Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları. (2012). Peyzaj Mimarlığı. https://www.iskultur.com.tr/peyzaj-mimarligi-kitabi-232
  • Hızır, O. (2017). Peyzaj Mimarlığı ve Şehircilik İlişkisi. SDU International Journal of Technological Science, 9(1), 34-38.
  • Güner, H. (2019). Peyzaj Tasarımı ve Doğal Afetler. Teknik Yapı, 404, 108-113.
  • Demir, İ., & Yılmaz, S. (2017). Sürdürülebilir Peyzaj Mimarlığı: Kentsel Peyzajların Yönetimi ve Planlamasında Yenilikçi Yaklaşımlar. Megaron, 12(2), 251-259.

 


Paylaş: