BAŞARILI PEYZAJ PROJE VE UYGULAMALARI İÇİN ‘BİTKİSEL MATERYALİ’ TANIMAK

Bitkisel materyal olarak tanımladığımız; mevsimlik ve yerörtücülerden boylu ağaçlara kadar olan çeşitleri içeren bitkiler; gerek iç mekan gerekse de dış mekan peyzaj proje hazırlıkları ve uygulamalarının temel bileşenlerinin başında geliyor. Peyzaj mimarlığı meslek disiplininin temel öğelerinden olması ve canlı materyal olmaları bitkisel materyal seçimi ve kullanımının önem derecesini yükseltiyor. Ve böylece bitkisel materyali tanımak, isteklerini ve karakterlerini bilmek proje ve uygulamaların kısa, orta ve uzun vadede başarılı olmalarıyla direkt ilişkilidir.

Örneğin peyzaj projesi ve ardından uygulaması yapılacak bir mekan düşünelim. Burada öncelikli olarak yapılacak etüt çalışmalarının birçoğu projede kullanılacak bitkilerin devamlılığı ve sağlığı içindir. Etüt safhalarının bir kısmı; toprak ve iklim analizi, hakim rüzgar tespiti, bakı analizi, güneş ve gölgelik alanların tespiti, binanın konumu, alanı kullanacak yaş grubunun tespiti şeklinde olup, bu analiz sonuçları tasarımda kullanılacak bitkisel materyalin belirlenmesinde aktif rol oynayacaktır. Ayrıca alan çevresinde biraz vakit ayırarak hakim bitki örtüsünü araştırmak da projede kullanılacak bitkisel materyal için bizlere fikir verecektir.

 

DENDROLOJİ

 

Bitkisel materyali tanımanın bir diğer önemi ise özellikle kentsel ölçekteki çalışmalarda dikkat edilecek bazı prensiplerle sürdürülebilirliğin sağlanmasıdır. Dar-geniş refüjler, yan şevler, dikey bahçeler, her ölçekteki parklar ve meydanlarda kullanılacak bitkiler fonksiyonuna göre alan karakterine uygun, kentin iklimine uyumlu seçileceği gibi dikim teknikleri ve bakım (sulama, bitki besleme, bitki koruma ve budama) işlemlerinde de kullanılan bitkilerin karakterine göre dikkat edilmelidir. Bina yakınlarına ve dar refüjlere geniş kök yapan bitkiler yerine kazık kök yapan ve kısa tijli bitkiler tercih edilebilir. Bunun yanında kentsel alanlarda yapılan araştırmalarda genel olarak asfalt ve diğer döşemelerin olduğu bir altyapı bölgesinde ortalama 4 mpa (megapascal) basınç olduğu öngörülmüşken 2,5 mpa üzeri beton basıncının üstündeki mekanlarda bitkilerin köklerinin rahat çalışmadığı tespit edilmiştir.

Bir diğer konu ise canlı materyal olarak bitkilerin dikildikleri zaman ile 10-20 yıl içindeki alacakları form farklı olacağından bu öngörüyü zihinde canlandırarak tasarım yapılması uzun vadede ekonomik ve estetik olacaktır. Tümünü birleştirdiğimizde, Dendroloji ilmi yani; bitkisel materyali tanımak üzerine yoğunlaşan prensip ve bilgilere dayanarak seçtiğimiz bitkilerle estetik, ekonomik ve sürdürülebilir bir peyzaj çalışmasına imza atmış oluyoruz. 

Another issue is; form that plants are planted firstly -as living materials- and the form they will receive within 10-20 years will be different, designing landscapes with keeping this idea  will be economic and aesthetic in the long-term. 


Paylaş: