Bahar Adana’nın Gülleriyle Daha Güzel

Adana, gül üretiminde yakaladığı ivmeyi yukarılara taşıyarak ülkemizde yapılan kesme gül üretiminin önemli bir kısmını sağlıyor. Farklı türlerin üretimi bölgeyi cazip hale getirirken, rengarenk güller yaşam alanlarına tat katıyor.

Bahar Adana’nın Gülleriyle Daha Güzel

 

Geçtiğimiz yıllar içerisinde üretim miktarını ve kalitesini artıran Adana, kesme çiçek üretiminde adından sıkça söz ettiriyor. Bölgede yapılan üretimi ve devam eden çalışmaları Gül Sepeti firmasından Özgür Doğan ile konuştuk. Firma 24 yıldır gül üretimi yapıyor, iç pazardaki çalışmalarını uluslararası düzeyde artırmayı hedefliyor.

 

İlk olarak sizleri tanıyalım. Gül Sepeti ve faaliyetleri hakkında bilgi verir misiniz?


Gül Sepeti, 1999'dan bu yana ailemizin yönetiminde olan, 20 dönümlük bir alanda yüksek kaliteli kesme gül üreten bir firmadır. Yıllık üretimimiz, geleneksel yöntemler ve ailemizin derin bilgisiyle şekillenmektedir. Ürünlerimiz, özellikle SS Flora Kooperatifi üzerinden müşterilere ulaştırılmaktadır. Kısa vadeli hedefimiz, üretim kapasitemizi ve e-ticaret alanındaki varlığımızı artırmak; orta vadeli hedefimiz ise, ihracat faaliyetlerimizi genişleterek uluslararası pazarlarda daha güçlü bir konuma ulaşmaktır. Tüm bu süreçlerde, sadece aile bireylerinden oluşan ekibimizle çalışmaktayız, bu da üretimimizin her aşamasında yüksek kalite ve özeni garanti etmemizi sağlamaktadır.

 

 

Gül çok farklı çeşitlere sahip bir çiçek, siz hangi çeşitlerin üretimini yapıyorsunuz?


Gül Sepeti olarak, üretim portföyümüzü özenle seçilmiş 18 farklı gül çeşidiyle zenginleştirmiş bulunuyoruz. Bu çeşitler arasında, özellikle 'Samuray', 'Rodos', 'Explorer', ve 'Forest' gibi isimler dikkat çekmektedir. Bu çeşitlerin her biri, benzersiz özellikleri ve estetik değerleriyle öne çıkmaktadır. ‘Samuray', koyu kırmızı renk tonu ve büyük çiçek başlarıyla özellikle romantik anların vazgeçilmezi olurken, 'Rodos', yoğun ve canlı renkleri ile göz alıcı bir güzellik sunar. 'Explorer', dayanıklılığı ve uzun ömürlü vase süresi ile dikkat çekerken, 'Forest' ise yeşilin farklı tonlarında benzersiz bir çeşitlilik sunar. Üretimimizde kırmızı ve beyaz renklerin büyük bir çoğunluğa sahip olması, bu iki rengin evrensel güzellik ve duygusal ifade açısından taşıdığı önemden kaynaklanmaktadır. Kırmızı güller, aşk ve tutkunun evrensel simgesi olarak kabul edilirken, beyaz güller saflık, masumiyet ve yeni başlangıçların temsilcisi olarak ön plana çıkar. Üretim sürecimiz, her bir gül çeşidinin özgün ihtiyaçlarına göre titizlikle yönetilmekte, bu sayede her çeşidin kendine has güzellik ve kalitesini en üst düzeyde koruyabilmekteyiz. Müşterilerimize sunulan her bir gül, sevdiklerine özel anlarında eşsiz bir deneyim sunma potansiyeline sahiptir. Gül Sepeti olarak, müşterilerimizin her bir talebini karşılayabilmek için çeşitliliğimizi ve kalitemizi sürekli olarak güncel tutmaya büyük önem veriyoruz.

 

 

gül

 

Tabii gül deyince renkler de çok önemli, son yıllarda en fazla tercih edilen renkler hangileridir?


Son yıllarda, gül tercihlerinde renk çeşitliliği önemli bir faktör olarak öne çıkıyor. En fazla tercih edilen renkler arasında kırmızı güller her zaman klasik bir seçenek olarak varlığını koruyor; aşk ve tutkunun simgesi olarak görülen kırmızı güller, özellikle romantik jestler ve Sevgililer Günü gibi özel günlerde popülerliğini sürdürüyor. Beyaz güller, saflık, masumiyet ve saygının ifadesi olarak tercih edilirken, pembe güller zarafet, nezaket ve minnettarlık duygularını temsil ediyor. Sarı güller ise dostluk ve neşeyi ifade ediyor, bu nedenle arkadaşlıkla ilgili kutlamalar için ideal bir seçim olabiliyor. Son dönemde, mor ve lavanta renkli güller de özellikle benzersizlik ve büyüleyicilik arayanlar tarafından tercih ediliyor. Bu renkler, gizem, büyü ve zarafeti temsil ediyor. Ayrıca, çift renkli veya çok renkli güller, özgünlük arayanlar için popüler bir alternatif haline gelmiştir. Özellikle 'Fire & Ice' gibi kontrast renklerin bir araya geldiği güller veya 'Rainbow' (Gökkuşağı) güller, benzersiz bir hediye seçeneği olarak ilgi görüyor. Gül Sepeti olarak, müşterilerimizin bu geniş renk paletinden istedikleri tonlarda gülleri bulabilmeleri için çeşitliliğimizi sürekli genişletmekteyiz. Bu çeşitlilik, her türlü duygusal ifadeyi ve özel anı daha da anlamlı kılmak için bir araç olarak sunulmaktadır.

 

GÜL

 

Adana ver Mersin bölgesi kesme çiçek üretiminde adından sıkça söz ettiriyor. Siz bu üretimi ve Türkiye pazarını nasıl değerlendiriyorsunuz?


Adana ve Mersin, Türkiye'nin kesme çiçek üretiminde önemli bir yere sahip olan bölgeleridir. İklim koşulları, bu iki şehri, özellikle gül gibi hassas bitkilerin yetiştirilmesi için ideal birer merkez haline getiriyor. Yüksek güneş ışığı alma süresi, uygun sıcaklık aralıkları ve verimli topraklar, bu bölgelerin kesme çiçek üretiminde ön plana çıkmasını sağlıyor. Adana ve Mersin'in kesme çiçek üretimindeki bu başarısı, Türkiye pazarına önemli katkılarda bulunuyor. Her iki bölge de, yurt içindeki talebi karşılamanın yanı sıra, ürünlerini yurt dışına ihraç ederek Türkiye'nin döviz girdisine de önemli katkılarda bulunuyor. Bu durum, Türkiye'nin kesme çiçek sektöründe dünya çapında daha rekabetçi bir konuma gelmesine yardımcı oluyor. Buna ek olarak, Adana ve Mersin bölgelerindeki üretim faaliyetleri, tarımsal teknolojilerin ve sürdürülebilir tarım uygulamalarının gelişimine de önayak oluyor. Gelişen teknoloji ve artan bilgi birikimi sayesinde, bu bölgelerdeki üreticiler, daha verimli ve çevre dostu üretim yöntemleri geliştirebiliyorlar. Türkiye pazarını genel olarak değerlendirdiğimizde, Adana ve Mersin'in üretimi, sektörün büyümesinde ve çeşitlenmesinde kilit rol oynamaktadır. Kesme çiçek sektöründeki bu dinamizm, yerel ekonomilere katkı sağlamanın yanı sıra, Türkiye'nin kültürel ve estetik değerlerini dünya çapında tanıtma fırsatı da sunuyor. Gül Sepeti olarak biz de, bu değerli bölgelerdeki üretim faaliyetlerini yakından takip ediyor ve Türkiye'nin kesme çiçek pazarındaki yerini daha da güçlendirecek yenilikçi yaklaşımlar ve işbirlikleri geliştirmeye açığız.

 

 

Son olarak eklemek istediğini bir şey var mı?


Son olarak belirtmek isterim ki, gül üretimi sanıldığı kadar yüksek bir kar marjı sunmamaktadır. Zaman zaman kooperatifimiz aracılığıyla satılan güllerimizin maliyetini bile karşılayamadığımız durumlar olabiliyor. Bu, özellikle Türkiye'de gül üreticileri için büyük bir zorluk teşkil etmektedir. Dolayısıyla, Türkiye'nin gül üreticileri olarak Hollanda pazarına daha etkin bir şekilde giriş yapabilmemiz için acilen kooperatiflerin açılması gerekmektedir. Bu adım, üreticiler olarak karşılaştığımız finansal zorlukların üstesinden gelmemizde ve uluslararası pazarda daha rekabetçi bir konuma ulaşmamızda büyük önem taşımaktadır. Bu durumun farkında olunması ve gerekli adımların atılması hem bizim hem de Türkiye'nin gül üretim sektörünün geleceği için hayati önem taşımaktadır.

 


Paylaş: 

Diğer Haberler